Rokoko sanatı, bir süsleme sanatı olup sadeliğin ön planda olmasıyla dikkat çeker. Dekorasyon alanında etkilerini göstermiş olan rokoko sanatı, barok sanat akımının son aşaması olarak kabul edilmektedir. Kendisine has özellikleri sayesinde rokoko sanatı ve bu alanda uğraş gösteren sanatçıları döneminde büyük ilgi görmüştür.
Rokoko sanat akımı aydınlanma çağı olarak kabul edilen 1715-1774 yılları arasında ortaya çıkmıştır. Birçok sanatçı bu akımın barok stiline tepki olarak ortaya çıktığını söylese de aslında barok sanatının son dönemidir. Bu sanat akımında saraylarda şaşalı yaşam süren soylular resmedilmektedir ve iç dekorasyon amacıyla kullanılmaktadır.
Etkili olduğu dönemde inşa edilmiş olan tarihi yapılar incelenecek olursa, birçoğunun rokoko sanatı ile süslendiği görülebilir. Çoğu zaman barok stili ile özdeşleştirilse de rokoko sanatı akımında zariflik ve ince detaylar ön plandadır. Bu da sadelikle birlikte büyük bir güzelliğin ortaya çıkmasını sağlar. Barok stilinde ise gösterişin daha ön planda olduğunu söyleyebiliriz.
Önemli bir sanat akımı olan rokoko etkisini en çok Fransa da göstermiştir. Ayrıca İngiltere ve Almanya gibi ülkelerde de bu süsleme sanatıyla süslenen çok sayıda mimari yapı vardır. Her ne kadar rokoko denildiği zaman akla mimari yapılar gelse de bu sanat akımından etkilenen farklı sanat dalları da vardır. Mobilya, resim ve heykelcilik alanında da rokoko tarzı ile yapılmış olan çok sayıda eser bulunmaktadır.
Rokoko Sanatı Nedir?
Rokoko sanatı; büyük oranda sadeleştirilmiş barok stilini içerisinde barındıran, mimariden resimlere kadar birçok alanda etkisini gösteren barok stilinin devamı niteliğindeki sanat akımıdır.
Rokoko, Fransa’da ortaya çıkmış olan bir sanat akımıdır. İlk ortaya çıktığı zamanlar saray soylularının yaşamları bu stilde ele alınmıştır. Soyluların aşırı derecede önem verdiği sanat akımlarından birisi olan rokoko sanatı, ortaya çıktığı yıllarda en önemli sanat akımlarından birisi olan barok stilini ortadan kaldırarak popüler hale gelmiştir.
Rokoko Sanat Akımının Özellikleri Nelerdir?
Saray soylularının ilgi odağı olan rokoko sanatı incelendiğinde yoğun bir şekilde deniz kabuğu ve bitki motiflerinin kullanıldığı görülmektedir. Ayrıca bu stilin kullanıldığı sanat eserlerinde C ve S harflerine de yaygın bir şekilde rastlanır.
Sanat denildiği zaman Fransa diğer ülkelere göre her zaman bir adım önde olmuştur. Bu sanat akımı Fransa’da büyük ilgi görünce kısa süre içerisinde diğer ülkelere de yayılmıştır. Özellikle Venedik’te bu sanat akımının etkisinin yer aldığı çok sayıda eser bulunmaktadır.
Etkileri en çok mimari alanda ortaya çıkmış olsa da heykelcilik, resim, seramik gibi daha birçok alanda da bu stil kullanılarak çalışmalar yapılmıştır. Rokoko stilinde zariflik ve sadelik ön plandadır. Çalışmalarda herhangi bir anlam ön plana çıkarılmaya uğraşılmaz. Çalışmalarda en önemli şey görselliğin ön planda olmasıdır.
Yapılan tanımlamadan ilgili resim çalışmalarının gelişigüzel bir şekilde yapıldığı düşünülebilir ancak simetrinin aşırı derecede önemli olduğu bilinmelidir. Ayrıca her ne kadar sadelik ön planda olsa da çalışma içerisinde yer alan nesnelerin detayları bir hayli fazladır. Detaylarla birçok stile göre daha fazla uğraşıldığı da bilinmektedir.
Rokoko Sanatçıları
Rokoko sanatı denildiği zaman akla gelen isimlerin başında William Hogard yer alır. Özellikle şölen adlı çalışması tüm sanat tutkunları tarafından bilinmektedir. Bu eserde erkeklerin kadınlara oranla daha süslü oldukları vurgulanması, uzun süre boyunca eserin eleştirilmesine neden olmuştur. Aslında bu denli çok popüler olmasının nedenlerinden birisi de budur.
Rokoko sanatı denildiği zaman akla gelen isimlerden birisi de Wattaea adlı sanatçıdır. Kendisinin yapmış olduğu Parkta Toplantı adlı çalışması meşhurdur. Rotayı İngiltere’ye çevirdiğimizde Reynold, Thomas Gainsborough ve Van Dyck adlı sanatçıların rokoko alanında çalışmalar yaptığını görüyoruz. Ayrıca Canaletto ve Guardi de önemli rokoko sanatçıları arasında yer almaktadır.
Rokoko alanında yaptığı çalışmalarla tanınan Francisco Goya, diğer sanatçılardan farklı olarak çalışmalarında büyük oranda soyluları eleştirmeyi tercih etmiştir. Bu sanatın eleştiri alanındaki gücünün büyük bir göstergesi olarak kabul edilir.
Türkiye sınırları içerisinde de rokoko sanatının bariz bir şekilde etkisini hissettirdiği sanat eserleri bulunmaktadır. Özellikle Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından inşa ettirilen 3. Ahmet Çeşmesi, büyük oranda rokoko izlerini üstünde barındırmaktadır. Bu eser en önemli Türk rokoko sanatı örneklerinden birisidir.
Rokoko sanatı, barok sanatını hem yücelten hem de ortadan kaldıran bir sanat akımıdır. Sayesinde barok sanatının devamı olarak kabul edilmesinden dolayı barok sanatı öğrenilmiş ancak öte yandan barok sanatının ortadan kalkmasını sağlamıştır. Görselliğin anlamdan daha öncelikli olduğu bu sanat akımı günümüzde de popüler olmaya başlamıştır. Özellikle yeni yapılan mimari yapılarda bu sanat akımına dekorasyon amacıyla yer verilmektedir. Sanatla yakından ilgileniyorsanız, ebru sanatı sayfasını da incelemenizi tavsiye ederiz.