Kalp, dolaşım sisteminin en önemli organlarından birisi olup damarlar içerisinde yer alan kanı vücuda pompalamak ile görevlidir. Kalp diğer organlara göre farklı bir çalışma prensibine sahip olduğundan ötürü kalp nasıl çalışır konusu tıp dünyasının ilk araştırılan konularından birisidir. Birçoğumuz kalbin göğüs kafesinin sol kısmında olduğunu düşünürüz ancak bunun yanlış bir bilgi olduğunu belirtmek isteriz. Kalp, göğüs kafesinin orta kısmına doğru konumlanmış olup çok az bir kısmı sol tarafta kalmaktadır. Ortalama olarak 350 gram ağırlığında olan kalp yedeği olmadığından dolayı hayati önem taşıyan organlar arasında yer alıyor.
Sizlere daha önceden kalbin görevleri hakkında detaylı bilgiler vermiştik. Bu nedenden dolayı ilgili organı büyük ölçüde tanıdığınızı düşünüyoruz. Ama genel olarak kalbin ne işe yaradığını söylememiz gerekirse kalp, vücut içerisinde yer alan kanı vücudun çeşitli yerlerine pompalamak ile görevlidir. Kan öncelikli olarak bir atardamar türü olan aort damarına pompalanır. Aorta pompalanmış olan kan da diğer atardamarlara sevk edilerek kan gereksinimi olan kısımlara gönderilir. Hücreler temiz kan içerisinde yer alan maddeleri canlılığın devamını sağlamak adına kullandıktan sonra kirli olarak tabir edilen kan, toplardamarlar aracılığıyla kalbe tekrardan geri döner. Kirlenen kan akciğerlerde temizlenmesi adına akciğerlere gönderildikten sonra tekrar kalbe döner ve temiz olan kan tekrardan kalp aracılığı ile vücuda pompalanır.
Kirli olan kanın temizlenmesi adına akciğerlere gönderilmesi olayına küçük dolaşım denilmektedir. Temizlenen kanın vücuda pompalanması durumu ise büyük dolaşımdır. Dolaşım sisteminde kalpten temiz kanı alıp organlara gönderen damarlar atardamarlardır. Kirlenen kanı organlardan alıp kalbe götüren damarlar ise toplardamarlardır.
Kalbin pompalama sorumluluklarını dört ayrı kısım gerçekleştirir. Bu kısımlar, sıkıştıkları süre kanı ileri iten kaslardan odacıklardır. Her odacığın etrafındaki adale kalınlığı, bölümün vazifesine göre farklılık gösterir. Kasın en kalınca olduğu alan, pompalama fonksiyonunun büyük kısmını üstüne alan sol karıncık duvardır. Toplardamarlardan aktarılan kan kalbin iki yanındaki ince duvarlı kulakçıklara yoğun bir şekilde dolar. Bu tarz şeyleri kanı aradaki kapakçıktan daha kalınca adale yapısına haiz karıncıklara, karıncıklar da Kulakçıklara karıncıkların üstünde, arka kısımda yer alırlar, 2 kulakçık ile karıncık içinde, karıncıklar arası ve kulakçıklar arası bölme bulunur.
Kalbin Çalışması
Akciğerlerde yer alan kan, kanın temizlenmesi adına oksijen yüklemesi yapıldıktan hemen sonra toplardamarlar aracılığıyla kalbin önemli kısımlarından birisi olan sol karıncığa aktarılır. Sol kulakçık güçlü yapıdaki kasları ile kasılarak sistemde yer alan kanı mitral kapak üzerinden geçip asıl görevin gerçekleşeceği kalbin sol karıncığına doldurur. Dolum gerçekleştikten sonra sol karıncıkta kasılmalar meydana gelir ve kan mitral kapak kapandıktan sonra kanı aort damarına göndererek kanın vücuda yayılmasını sağlar.
Vücudun çeşitli yerlerine kalp aracılığıyla gönderilen temiz kan daha sonra alt ana toplardamar ve üst ana toplardamar aracılığıyla temizlenmek adına kalbe geri getirilir. Kalbin sağ kulakçığına getirilen kirli kan, kulakçıklarda gerekli kasılmalar meydana geldikten sonra sağ karıncığa aktarılır. Sağ karıncıkta da kasılmalar meydana gelerek kan akciğer atardamarları aracılığıyla temizlenmek adına akciğerlere gönderilir. Oksijen bakımından zenginleştirilen kan daha sonra akciğer toplardamarları ile kalbe gönderilir ve temizlenen kan vücuda pompalanarak sistem tamamlanmış olur. Sürekli olarak temiz kana gereksinim duyulduğundan dolayı bu çevrim canlılığın devam ettiği süre içerisinde daimi olarak gerçekleşmeye devam etmektedir.
Kalbin aksamadan faaliyetlerini yerine getirmesi adına zamanlama gerçekten çok önemlidir. Kalbin her atımında yani nabız meydana geldiğinde kalp içerisinde yer alan kulakçıkların ikisi aynı anda kasılır ve kanı pompalar. Daha sonra karıncıklar da aynı anda kasılarak zamanlama dengesi sağlanır. Bu zamanlama ayarının elektriksel bir güç ile gerçekleştiği bilimsel olarak tespit edilmiştir. Kalp hayati önem arz eden bir organ olduğundan dolayı kalp hastaları üzerinde ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Kalbin fonksiyonlarını yerine getiremeyip durması sonucunda yaşamın sonlanacağını bilmenizi isteriz.
