Mimar Sinan Türk İslam sentezini içerisinde barındıran birçok mimari eserin günümüze kadar ulaşmasını sağlayan kişidir. Kayseri ilinin Ağırnas köyünde dünyaya gelen Mimar Sinan, Osmanlı devletinin önemli padişahlarından birisi olan Yavuz Sultan Selim döneminde devşirilerek İstanbul iline getirilmiştir. Kendisinin devşirilmesinin en büyük nedeni keskin zekaya sahip olmasıdır.
Sarayda eğitim almaya başladığı yıllarda mimari sanatı ile ilgilenmeye başlayan Mimar Sinan, bu alanda kendisini geliştirmeye karar verdi. İsteğini yetkililere bildirdikten sonra kendisi dönemin başarılı mimarlarının yanına verilerek çalıştırıldı. Bu sayede ünlü mimar kendisini geliştirmek için önemli şeyler öğrenmiş oldu. Savaşçı bir kişiliği de bulunan ünlü mimar Çaldıran Savaşı ve Mısır Seferlerine katılmış bir kişidir. İyi bir savaşçı olmasından dolayı Osmanlı döneminin en gözde padişahlarından olan Kanuni Sultan Süleyman döneminde yeniçeriler arasına katıldı.
Belgrat ve Rodos seferleri de üstün başarı gösterdiği bilinmektedir. Ayrıca kendisi Mohaç Meydan Muharebesinde de bulunmuş olan bir kişidir. Savaş alanlarında çeşitli mimari yapıların yapılmasında çalışan Mimar Sinan Moldovya seferi sırasında Prut Nehri üzerine yaklaşık olarak 13 günde biten bir köprü inşa etti. Bu köprü savaşta büyük üstünlük kazanılmasını sağladığından dolayı Mimar Sinan savaş sonrasında baş mimarlık makamına getirildi. Bu olay sonrasında Mimar Sinan, Osmanlı devleti sınırları içerisinde en çok tanınan mimar haline geldi.
Mimar Sinan baş mimarlığa getirilmeden evvel günümüzde büyük önem taşıyan 3 mimari eserin altına imzasını atmıştır. Bu eserler sırasıyla Halep’de bulunan Hüsreviye Külliyesi, Gebze sınırları içerisinde yer alan Çoban Mustafa Paşa Külliyesi ve İstanbul ilinde yer alan Hürrem Sultan için yapılmış olan Haseki Külliyesidir. Mimari eserleri gözlemlemek için inşa edildikleri bölgeye gidebilirsiniz. Çünkü bu eserler günümüzde de varlığını korumaya devam etmektedir.
Mimar Sinan’ın en önemli eserleri arasında Şehzadebaşı Camii ve Külliyesi, Süleymaniye Camii, Edirne Selimiye Camii yer almaktadır. Mimar Sinan’ın eserlerinin bu denli popüler olmasının en büyük nedeni mimarın hiçbir mimarı taklit etmemiş olmasıdır. Yani Mimar Sinan’ın kendine has bir mimari çizgisi bulunur. Bu eserler dışında kendisinin sayamadığımız daha birçok eseri bulunuyor. Türkiye’nin neresine giderseniz gidin Mimar Sinan tarafından yaptırılmış olan bir esere kesinlikle rastlayacağınızı bilmenizi isteriz.
Mimar Sinan’ın eserlerinin en etkileyici yanı depreme dayanıklı olmalarıdır. Mimari yapıların en büyük sorunu temellerinde birken sudan dolayı meydana gelen rutubettir. Nemden dolayı meydana gelen rutubetler bir süre sonra mimari yapıların çürüyüp dayanıksız hale gelmesine neden olur. Mimar Sinan neredeyse tüm eserlerinde drenaj adı verilen sistemi kullanmıştır. Bu sistem sayesinde zemin bölgesinde yer alan nem uzaklaştırılmıştır.
Ölmeden evvel kendi Türbesini yaptıran Mimar Sinan’ın türbesi, bugün Süleymaniye Camii’nin karşısında yer alan üçgen bir alanda bulunmaktadır. Ünlü mimarı anmak ve kendisine dua etmek için ilgili yere giderek türbe ziyaretinde bulunabilirsiniz.
